10 Ocak 2019 Perşembe

İLK SAYIM ÇIKTI!


Bildiğiniz gibi geçen yıl internette blog'umda yazdığım hikaye serimin baş karakteri, Atlas adında bir gençti… 

Ve kitabın adı da, "Mürekkep Kokunu İçime Çektim"… 

Şimdi bir yıl sonra şu tesadüfe bakın ki, Atlas'ın dergisi Glober'ın yazı işleri müdürü oldum ve mürekkep kokularını dilediğimce içime çekebileceğim; çünkü sevdiğim ve zaten alıcısı olduğum pek çok derginin çıktığı bir yayın kuruluşu olan Group Medya’dayım

Ben Glober'da yazıyorum ama InStyle’dan Marie Claire Maison’a, National Geographic’ten Psychologies’e dek pek çok dergi de buradan çıkıyor. Bu dergiler bir alıcılarını kaybetti diyebiliriz! 

Ama siz dergi almaktan hiç vazgeçmeyin, olur mu? Dergi kültürü bambaşka bir şey, internet bunun yerini tutamaz. Ve bir gün olur da matbu yayınlar tarihe karışırsa diye, ben çocukluktan beri istediğim iş olan dergiciliği ucundan kıyısından da olsa yakalayabildiğim için çok mutluyum! 

***

Çocukluğumda saman kağıtlara yaptığım el yapımı yüzlerce dergiyi hala saklıyorum. 

Bu dergileri yaparak büyüdüm ben. 

Okuma yazmayı öğrendiğimden beri kağıtları ortadan ikiye katlayarak bazen sekiz, bazen on altı sayfalık o kadar çok dergi yaptım ki... 

Kimi çizgi roman dergisi olurdu bunların, kimi televizyon-sinema, kimine yazılar yazardım, kiminin içine testler, bulmacalar bile yapardım! 

Daha o zamanlar biliyordum yani ileride "büyüyünce" bu işi yapacağımı

İşte şimdi elimde tuttuğum, benim diyebileceğim bir dergide çalışıyorum.



İlk sayım olan Ocak 2019 sayısında zarafetiyle ve doğallığıyla beni her seferinde kendisine hayran bırakan Bennu Yıldırımlar’la yaptığım röportajımdan, kışın doğada olmaya dek pek çok yazım ve röportajım yer alıyor.




Ayrıca ay boyunca görülmesi gereken sergiler, filmler, tiyatrolar, konserler ve yeni çıkan kitaplar da ajanda sayfalarında… 

Siz de dergiyi internetten tablet şeklinde okuyabilirsiniz. Havayolunun kendi stesinde mevcut.

Bu arada siz bu sayıyı okurken, biz Şubat 2019 sayısı için çoktan çalışmaya başladık bile. Günlerim inanılmaz yoğun geçiyor. Sınırlı hafta sonu günlerimde bile, yine çok uzağa gitmiyorum, yoğunluktan hafta boyunca fırsat bulamadığım dergi ve kitapları okuyorum. Ve bir de, bugünlerde son okumasını yapmam gereken bir romanım var. 

Kısacası yazı işlerine devam!

Beni sosyal medya hesaplarımdan takipte kalabilirsiniz:

instagram: @ofluoglumert

twitter: @ofluoglumert

facebook: @ofluoglumert

16 yorum:

  1. sizi çok tebrik ediyorum..ben dergi okumaya bayılırım..özellikle yazın deniz kenarında güneşlenirken yanımda eski yeni 10 tane dergi olur en az..ayrıca onları şezlong kapmak için de kullandığım doğrudur...bir zamanlar çok eski de değil tam ismini hatırlayamadım sanırım geo idi bir dergi çıkıyordu her sayısını keyifle takip ederken yayından kalktı o kadar üzüldüm ki harika bir dergiydi...acaba tekrar çıkarılamaz mı sizce ...sevgilerimle

    YanıtlaSil
  2. Ne güzel habeeer. Tebrik ederim. Basarılar dilerim👏👏👌🤚

    YanıtlaSil
  3. Hızınız takdire şayan:) Tebrikler.

    YanıtlaSil
  4. Hayırlı olsun, bol tebrikler benden de.. :)

    YanıtlaSil
  5. Ne güzeel tebrik ederim ve başarılar dilerim :)

    YanıtlaSil
  6. oleeey aferiiiiim yaaaa heyoooo okuruz tabee :)

    YanıtlaSil
  7. Başarılarınızın devamını dilerim! Ne güzel bir haber!!

    YanıtlaSil
  8. Tebriklerr, başarılarınızın devamını diliyorum :)

    YanıtlaSil
  9. Tebrik ederim, sizin adınıza çok sevindim. Acaba çocukken yaptığınız o dergileri de bir yazınızda bizimle paylaşsanız mı ? :)

    YanıtlaSil
  10. Tebrik ederim ve yazılarının devamını dilerim....

    YanıtlaSil
  11. Sitenizi yeni fark ettim ve hemen takibe aldım, benim siteye de beklerim, geniş kitleler oluşturmak daima güzeldir...Selam ve Dua ile...

    YanıtlaSil
  12. seninle gurur duyuyorum.bravo mertcim.hep hallerinin peşinden koşmaya ve tırmanmaya devam!

    YanıtlaSil
  13. Yaaa inanamıyorum ne kadar güzelll, çook tebrik ederimm

    YanıtlaSil

Gmail hesabı olmayanlar, anonim seçeneği ile yorum yapabilir... Yorumlarınız için çok teşekkür ederim!

SİNEMADA İKİ FİLM

Son günlerde sinemada iki filme gittim. İlki, The Substance. Yani Cevher. Bence mutlaka görülmesi gereken, ama son derece rahatsız edici bir...