Bu pazar günü ne yapmalı ne yapmalı... Bir şeyler yazmak, roman yazmak, blog yazmak, blog okumak, kitap okumak, dergi okumak, dizi/film izlemek... Hepsi cazip seçeneklerdi, ne de olsa hava bulutlu mu güneşli mi belli değildi. Ama sonra Firdevs Yöreoğlu dile geldi ve dedi ki:
"Sen Bihter Ziyagil'sin aptallık etme."
Yani tercümesiyle:
"Sen 7/24 tempoda okula (ya da diyelim ki) işe giden şehir insanısın. Aptallık etme. Bi' pazarın var bari tadını çıkar."
Tamam, dedik, en yakın arkadaşlarımdan biri olan Pınar'la kendimizi Galata'da, Velvet Kafe'de bulduk.
Taksim'de Pınar'ı beklerken bu fotoğrafı çektim. |
Bu Velvet Kafe'yi ilk kez Itır Hoca'dan duymuştum (kendisinin de doğum günü bu arada, tekrardan mutlu yıllar!).
Sonra internette de araştırdım epey.
Herkes un helvasından bahsediyordu internetteki post'larda...
Ben bugün gitmeden incelediğim bir post'ta da pudingini gördüm, dedim olmadı ikisinin de tadına bakarım...
Sonra her ikisinden de sipariş verdik.
Hem dondurmalı un helvasından hem de muzlu pudingden...
Ama internetteki efsaneye göre, çayı hangi fincanda içmek istersek o fincanda getiriyorlarmış. Oysa bize soran olmadı! Bu nedenle biraz hayal kırıklığına uğradık. Buna ek olarak, internette çalışanların çok misafirperver, güleryüzlü olduklarından bahseden post'lar okumuştum. Ama biz öyle ultra bir güleryüz göremedik. Ve bundan şu dersi çıkardık: İnternette gördüğün her şeye inanma!
Peki Velvet Kafe'de fiyatlar nasıl?
Peki Velvet Kafe'de fiyatlar nasıl?
Şimdi fiyat listesine geçiyorum:
Un helvası: 10 lira + dondurma: 2.5 lira
Puding: 10 lira
Çay: 5 lira
Un helvası ve dondurma çok lezzetliydi. Puding üstüne biraz fazla geldi. Çayı da maalesef biraz pahalı ve yetersiz bulduk. Çünkü sadece kuru bir çaydı. Artık en kötü kafelerde bile çay tabağının yanında bir küçük kurabiye, bir dilimcik kek ya da hiç olmadı, küçücük bir çiçek vererek sunumu güzelleştiriyorlar, yapmayın!
Kafenin ambiyansı oldukça hoş... Avizedeki fincanları sevdim ben en çok. Ama yer sıkıntısı var. Biz kasanın en önündeki masaya oturduk. Kafe dört beş masadan ibaret. Yani konuşulacak çok özel şeyleriniz varsa, sizi hop şu yazıma alayım!
Bu arada, Pınar airbnb'den bularak gittiği Fransa'daki odasını anlattı... Günlük sadece 15 Euro vermiş (ben burada şok oldum tabii ki) ve ev sahibesi çok tatlı bir çiftmiş! Bir ara benim de şu airbnb'yi çözmem gerek!
Ve... Velvet'e giden ya da airbnb'yle bir yere gidenleriniz varsa, yoruma bekliyorum!
Pazarın geri kalanını herkesin bol kitaplı geçirmesi dileğiyle!
Ziyade olsun :)
YanıtlaSilSizin adınıza çok sevindim.
İnternette gordugun her seye inanma kismimnda baya haklisinizzzz :)
YanıtlaSilHa haa :) Çok eğlenceli bir paylaşım olmuş. Firdevs Yöreoğlu örneğinde koptum.
YanıtlaSilİstanbul'da fiyatlar gerçekten de fazla uçuk. Yine de yazınız ben de merak uyandırmaya yetti. Yolum düşerse mutlaka uğrayacağım. Kaleminize sağlık.
tımams gideyim yiyim şunları :)
YanıtlaSilÇok teşekkürler Mert:) Benim favorim de helva.
YanıtlaSilbir çaya 5 lira vermem..Hilton'da bile daha ucuz o neymiş öyle
YanıtlaSilSağol paylaşımın için,güzeldi
İnternetten mekan araştırıp gitmek güzel oluyor ama bu sefer de beklentin yükseliyor.. Umduğunu bulamıyorsun..
YanıtlaSilGüzel paylaşımın için teşekkürler..