Edebiyat eserleri, izni alındıktan sonra yeni yorumlarla yeni formatlarda yeniden üretilmeye açıktır. Hele de her dönem geçerli olan evrensel konuları işleyen eserler... Halit Ziya Uşaklıgil'in 1899-1900 yıllarında Servet-i Fünûn dergisinde tefrika ettiği eseri Aşk-ı Memnu da 1975'te TRT'de, 2008'de Kanal D'de, 2023'te Prime Video'da yeniden ele alındığı gibi; kim bilir, Uzay Çağı'nda Venüs'te, Merkür'de yaşamaya başladığımız (?!) yıllarda da pekala yeniden çekilebilir, çekilecektir. Ne de olsa her dönemin Aşk-ı Memnu'su kendine...
Eh, bir iş ortaya koyulunca eleştirmek de seyirciler olarak hakkımız. Bihter filmi ilk etapta iyi duran oyuncu kadrosuna rağmen maalesef çok kötü bir film olmuş. Bunda yönetmen ve senarist faktörleri etkili olmuş gibi görünüyor. Filmde hiçbir şekilde hiçbir duygu yok. Duygu olmadığı için de Bihter sürekli kameraya bakıp kitap okur gibi bir şeyler söyleyerek, izleyiciye hissettirilmeyen duyguyu anlatmaya çalışıyor. Hızlandırılmış, yüzeysel, ruhsuz bir klip izliyoruz. Ne Bihter ile Behlül arasındaki çekimi hissedebiliyoruz, ne Firdevs Hanım'la kızı arasındaki tansiyonu, ne de hissetmemiz gereken diğer tonla duyguyu... Karakterler derinleşemeden sığ sularda boğulup gidiyor. Hiçbir inandırıcılık yok. Her şey fazla teatral kalmış; sanki bir tiyatro dekoru önünde oynanan bir müsamere var karşımızda. Hal böyle olunca insan harcanan emeğe üzülmeden edemiyor. 2023 yapımı Bihter de, bu kadar büyük bütçeyle bu kadar kötü bir film olarak yerli film tarihimizdeki yerini alıyor.
Eh, bir iş ortaya koyulunca eleştirmek de seyirciler olarak hakkımız. Bihter filmi ilk etapta iyi duran oyuncu kadrosuna rağmen maalesef çok kötü bir film olmuş. Bunda yönetmen ve senarist faktörleri etkili olmuş gibi görünüyor. Filmde hiçbir şekilde hiçbir duygu yok. Duygu olmadığı için de Bihter sürekli kameraya bakıp kitap okur gibi bir şeyler söyleyerek, izleyiciye hissettirilmeyen duyguyu anlatmaya çalışıyor. Hızlandırılmış, yüzeysel, ruhsuz bir klip izliyoruz. Ne Bihter ile Behlül arasındaki çekimi hissedebiliyoruz, ne Firdevs Hanım'la kızı arasındaki tansiyonu, ne de hissetmemiz gereken diğer tonla duyguyu... Karakterler derinleşemeden sığ sularda boğulup gidiyor. Hiçbir inandırıcılık yok. Her şey fazla teatral kalmış; sanki bir tiyatro dekoru önünde oynanan bir müsamere var karşımızda. Hal böyle olunca insan harcanan emeğe üzülmeden edemiyor. 2023 yapımı Bihter de, bu kadar büyük bütçeyle bu kadar kötü bir film olarak yerli film tarihimizdeki yerini alıyor.
Evet, yakın zamanda bir amazon prime üyeliği yaptım. Bihter ile orada da karşılaştım. Aslında izlemeyi düşünmüyordum. Ancak şimdi bakmayı düşünüyorum. Teşekkür ederim :)
YanıtlaSil