Rothenburg, bir tatilde gidebileceğiniz en güzel yerlerden biri. Kelimenin tam anlamıyla klasik bir Orta Çağ kasabası. Bozulmadan kendini korumayı başarabilmiş üstelik. Biz böyle eski, naif, kendine özgü bir dokusu olan yerleri genellikle yıkıyoruz ne yazık ki, ama işte yurt dışında bunları bir avantaja çevirmeyi, böylelikle turist çekmeyi biliyorlar.
Rothenburg'un aslında en önemli sıfatı, Almanya ve hatta tüm Avrupa'da en büyük Noel pazarı olması. Burada dünyanın en büyük Christmas Müzesi bulunuyor. Yani yılbaşıyla ilgili aklınıza gelebilecek her şeyin bir arada olduğunu düşünün! Tam 30.000 çam ağacı, Noel baba figürü, kar küreleri, ağaca asmak için çanlar, şekiller, yaldızlı bir sürü şeyler, geyikler... Benim yazmadığım, sizin aklınıza gelebilecek her şey ama her şey! (Elbette fotoğraf çekmek yasak olduğundan size gösterecek bir fotoğrafım yok.) Bu müzenin belli bir yerine kadar bedava girebiliyorsunuz, o kısmı da tahmin edebileceğiniz üzere her şeyin satılık olduğu kısım, yani mağaza kısmı. Önce size baktırıp ağzınızın suyunu akıtıyorlar, sonra da satıyorlar yani. Müze kısmınaysa giriş doğal olarak paralı. Bizden bir grup müzeye girdi, ama onlar da içerideki Noel baba heykellerinin sevimli olmadıklarını, hatta korkunç olduklarını söylediler. Ben buna çok güldüm tabii. Neyse ben de o sırada bir sanat müzesindeydim. Demek ki pek bir şey kaçırmamışım.
Aldığım oyma işi ayraca bakar mısınız, çok güzel değil mi? Bu ayraçlar Afrika'daki bir ülkeden geliyormuş ve tamamen el yapımıymış dediklerine göre...
Biz gittiğimizde hava çok sıcaktı, hani şu "Almanya'da yüzyılın sıcakları" haberlerinin olduğu günler... Ben, önümde bana benzeyen bir gencin olduğu tişörtümle gittim Rothenburg'a...
Ve gelelim son fotoğrafta da gördüğünüz meşhur Schneeballen kurabiyelerine... Bunların dört çeşidi var; fındıklısı, çikolatalısı gibi. Şimdi, öncelikle şunu söylemekte yarar var: Oranın yerlileri bu kurabiyeden "acayip tatlı" diye bahsediyorlar, ama bizim damak tadımızda tatlının karşılığı kesinlikle bu değil! Bu kurabiyeler olsa olsa "hafif tatlı" olabilir. Görünüşleri daha şekerli, tatlı bir şeymişler izlenimi bırakıyor ama öyle değil işte. Eh, ben Almanya'da şekerli patlamış mısır ve avokadolu pizza yemiş insanım, o nedenle bu tartışmaya girersek işin içinden hiç çıkamayız diye düşünerek, konuyu ivedilikle kapatıyorum!
Rothenburg gerçekten Almanya'nın en güzel turistik kasabalarından biri... Biz gittiğimizde de aşırı kalabalıktı, yılın her dönemi öyleymiş. Kasım ve Aralık'ta ise yukarıda yazdığım yeni yıl işinden dolayı kalabalık zirveye ulaşıyormuş. Ben Rothenburg'dan çok hoş şeyler aldım. Bunlardan bir tanesi de anahtar şeklindeki bir duvar anahtarlığıydı. Kartpostal almak yerine gittiğim yerlerin broşürlerini biriktirmekse daha eğlenceli ve anlamlı geliyor.
Uzun lafın kısası... Yolunuz eğer Almanya'nın o bölgesine düşerse, Rothenburg'u sakın ama sakın es geçmeyin, görmeden geçmeyin... Estetik tarihi binalara ve muazzam orman manzaralarına doyacağınızın garantisini verebilirim!
Son 3 senedir ayağını suya sokamamış, tek gezisi, iş gezisi olan biri olarak bu yazıyı okumak hem keyif verdi hem de ben de ben de dedirtti içten içe. Gidilmesi gereken çok yer, keşfedilecek çok şey var, listeme ekliyorum :) Sevgilerimle..
YanıtlaSilUmarım en yakın zamanda istediğiniz bir yere şöyle güzel bir yolculuk yaparsınız. :)
Silen sevdiğimden :) aklımdan şurada da şöyle ne harika fotoğraf çekilirdi diye geçmedi değil :D ne yapalım o zaman çok ilerde bir gün gidebilmeyi umayım ben ^-^
YanıtlaSilUmarım... :)
SilMerhaba , şekerli mısır patlağı en sevdiğim . Çok güzel bir gezi olmuş. Bu kış Noel zamanında ben de Almanya'da olacağım :)
YanıtlaSilNe güzel... :)
Silharika bir yer değil mi , gitmek istediklerimden :D
YanıtlaSilEvet! :)
Silresimler ve anlatım süper :) güzel bir gezi olmuş. bloğunuzu takibe aldım sevgiler :) ( http://apaydindunyam.blogspot.com.tr/ )
YanıtlaSilTeşekkür ettim... :)
Silo arkadaşlarını çağırsana türkiyeye işte ne güzel yaaa :)
YanıtlaSil