25 Ağustos 2014 Pazartesi

47 DERECEDE ARCTURUS

 
Bu muhteşem fotoğrafı nerede çektiğimi merak ediyor musunuz? Ve saat kaçta? Peki tüm bunların gökyüzünün en parlak yıldızı olan Arcturus'la ne ilgisi var? Yoksa o şemsiyenin arkasından doğan şey güneş değil de, muazzam Arcturus'un ta kendisi mi? Hem de 47 derecede?
 
Öncelikle fotoğrafı çektiğim yeri belirteyim: Marmaris/Selimiye'de gün doğuyor ve burada benden başka kimse yok... Sabahın 6.30-7'sinde çektim bu fotoğrafı. Selimiye, Marmaris'e bir saat uzaklıkta olan şirin bir köy. Her geçen yıl tatilcilerin akınına biraz daha uğruyor ama yine de hala çok bozulmadan kendini korumayı başarmış. Demek ki Alaçatı ve son günlerin popüleri Akyaka gibi hop diye değil de, yavaş yavaş bozulacak. Yıllardan beri Marmaris'e geldiğimizde Selimiye'ye de gideriz. Bu fotoğrafı da Ağustos'un başında çektim.

 
Burası da Selimiye ama farklı bir günden... Geçen hafta çarşambadan. Hava sıcak fakat deniz suyu çok daha sıcak! Denize serinlemek için giriyoruz fakat terleyip çıkıyoruz! Selimiye'nin denizi göl gibi. Etrafı dağlarla çevrili ve sanki büyük, suyu berrak bir gölün ortasında yüzüyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz. Denizin dibindeki balıklar, taşlar ve süngerler ise harika!

Epey uzun bir süredir Marmaris'teyim. Burada hava çok sıcak. Geçen cuma günü 47 dereceyi, cumartesi günü 44 dereceyi gösterdi! Yani yıllardan beri Marmaris'e gelen biri olarak ben burada bu kadar sıcak olduğunu bilmem... Buhar olup uçacaktık neredeyse, o derece! Akşamları da epey serin oluyor ama. Özellikle bulunduğumuz Armutalan. Armutalan, Marmaris'in dağ eteğinde, ormanın kıyısındaki bir semti. Pek şirin, pek hoş bir yer. Doğayla iç içe, şehirden olabildiğince uzak. Akşamları üşünüyor o nedenle. Geçen akşam eğer UFO diye bir şey varsa ondan gördüm ben. Gökyüzünde çok parlak bir cisim birkaç dakika arayla göründü ve kayboldu. Başta uçak ya da meteoroloji balonu gibi bir şey olduğunu düşündüm (Hayır, Süpermen olduğunu düşünmedim) ama sonra baktım ki hayır, değil. Ne olduğu hala muamma. Bir de Arcturus var gökyüzünde. Akşamları o kadar çok parlıyor ki, sanki güneş! Marmaris'teyim diyorum ama roman ve blog yazma eylemlerimden de vazgeçmiyorum. Fakat bazı blogger'lar yazın hiç yazmıyor, üzülüyorum. Ya da blog'uma uğramıyorlar. Halbuki aynı anda hem tatil yapıp hem de yazı yazabiliriz, çok da keyifli olur çünkü boş zaman kışa göre daha çok. Neyse ki tatil bitiyor. Artık herkes blog'unun başına dönsün.

Not: Marmaris'le ilgili kapsamlı bir seyahat dosyam yakında geliyor. Ha bir de yakında büyük bir sürpriz var.

2 yorum:

  1. İstiyorum evet oralarda olabilmeyi.
    Bu sene bırak suda terlemeyi ayağımı bile sokmadım.
    O derece ve şanslısın ya şirin deniz güneş ahh ahh :)

    YanıtlaSil
  2. yazlık mı var sizin orda. nasıl o kadar uzun kalıyon ya :) arcturus bilmiyodum bak ama :)

    YanıtlaSil

Gmail hesabı olmayanlar, anonim seçeneği ile yorum yapabilir... Yorumlarınız için çok teşekkür ederim!

SİNEMADA İKİ FİLM

Son günlerde sinemada iki filme gittim. İlki, The Substance. Yani Cevher. Bence mutlaka görülmesi gereken, ama son derece rahatsız edici bir...