2 Nisan 2017 Pazar

BUGÜN OLAYLARLA DOLU KATRİNETORP ÇİFTLİĞİ'NDEYDİM!

İsveç'te Erasmus hayatım hızla geçip gidiyor, 3. ayım da bitmek üzere... Bugün anlat anlat bitiremeyeceğim bir yere gittim: Malmö'nün biraz dışındaki Katrinetorp Çiftliği'ne... Elimde haritam, gözüm tabelalarda, bisikletle Katrinetorp'a gittim! Hızlı da gitmiş gelmişim, 11'de çıktım, döndüğümde saat tam 13.45'ti. Yarım saat yol desen, en az bir saati Katrinetorp Çiftliği'nde geçirdim. Ama ne çiftlik! Harika bir yer, harika! Bayıldım!



Malikanenin içi ziyarete kapalıydı, ama devasa bahçesi beni öyle bir mest etti ki, zerre aklım kalmadı içeride! 


Etkilendim, bayıldım, acayip sevdim; çünkü beni hayal alemlerine daldırmayı başardı! 





Burası, İstanbul'daki, Trabzon'daki köşkleri, Cesur ve Güzel'deki Korludağ Çiftliği'ni andırıyor biraz: Göller, köprüler, ördekler, küçük heykeller, gölün birinin yanı başına konuşlanmış (ve benim gördüğüm ilk andan itibaren hakkında senaryolar yazmaya başladığım) küçük kulübe (ki özel bir mimari adı var, şu an çıkaramadım, "yalnız kalma köşesi" ya da "seyir köşesi" falan diyelim), fıskiyeli avlu ve serayı da unutmayalım! İşte görüyorsunuz, "zengin dizisi" çekmek için her şey var burada! 






Burayı bana versinler, en az üç sezonluk dizi çekerim, bak garanti! Şaka bir yana, mekan hakikaten entrika, melankoli ve imkansız aşk kokuyor... Çiftliğe bayıldım, labirent gibiydi, her ağacın arkasında karşıma yeni bir köşe çıktı... Biraz da yağmur çiseliyordu, belki de o yüzden iki kat etkilendim... 



Kim bilir ne yaşanmışlıklar var bu tarihi çiftlikte... Bir zamanlar o fıskiyeli küçük avluda kim bilir neler oldu?  Ağzı var dili yok, o heykelciklerin gözleri kim bilir hangi aile entrikalarına şahitlik etti? Evin çalışanları seraya gidip işverenlerini kim bilir nasıl çekiştirdi? Duvarlar boyunca tırmanan o sarmaşıklar gibi, kim bilir kimlerin kaderi bu çiftlikte birbirine dolandı? Kışın kar yağarken, buz tutmuş göllerin etrafında kim bilir hangi çatışmalar yaşandı, yazın o soğuk sularda kimler aşk tazeledi? Evin sahibesi göl başındaki o kulübede, belki de, herkesten gizlediği biriyle buluştu? 

Bak görüyor musun, diziyi yazmaya başladım bile! Sezona yayına hazır olur bu! 





7 yorum:

  1. Gerçekten harika bir yermiş huzur yansıyor.

    YanıtlaSil
  2. bayıldım yorumuna "zengin dizisi çekmek için çok müsait" :))))

    YanıtlaSil
  3. yorum yazanlar arasından bir çekiliş yapsan ve dizide rol versen nasıl olur ?
    resimler çok güzel bu arada ....

    YanıtlaSil
  4. Bayıldım bu yazına Mert'cim, bravo harika bir yer keşfetmişsin, gerçekten çok etkileyici bir mekan, sana ne ilhamlar vermiş, kim bilir belki yeni romanında bir yerlede görürüz bu çiftliği?:)

    YanıtlaSil
  5. Çok güzel fotoğraflar çıkmış eminim gezmeside aynı derecede keyiflidir. Güzel günler olsun

    YanıtlaSil
  6. oyuncak gibi süs gibi evler yaa ::)

    YanıtlaSil

Gmail hesabı olmayanlar, anonim seçeneği ile yorum yapabilir... Yorumlarınız için çok teşekkür ederim!

KİTAP ALINTISI

Yeni romanım Benim Küçük Şaheserim'den bir alıntı:  "Kitaplar onun ecza dolabıydı. Hastalanırsa -ruhu hastalanırsa- hangi kitabı aç...