18 Nisan 2017 Salı

İSVEÇ'TE NORMAL BİR GÜNÜM NASIL GEÇİYOR?

Herkese merhaba! İsveç'te Erasmus hayatım son sürat devam ediyor. Zaman o kadar hızlı geçiyor ki, hiçbir şey anlamadan çoğu bitti azı kaldı! Nisan bile bitti bitecek neredeyse... Bu yazımda sizlere okula gitmediğim veya bir yere gidip gezmediğim, son derece boş, rutin, normal bir günümde odamda neler yaptığımı anlatacağım.

06:30: Günüm başlıyor! Yeryüzündeki her noktada her türlü erkenciyim, huyum kurusun! İsveç'te bile uykucu biri olamadım... Her sabah 06.30-7.00 arası kalkıyorum. Hele havalar gittikçe erken aydınlanmaya başladı, yakında 5'te falan kalkarsam hiç şaşırmayın.

07.30-08.00: Kahvaltı! İsveç çok pahalı bir ülke, normal bir taze ekmek 20 SEK civarı yani 7-8 liraya denk geliyor ama ekmek buradaki kahvaltılarımın olmazsa olmazı. Çünkü hem çok lezzetliler hem de bizdeki ekmekler gibi undan ibaret değiller. Normal bir kahvaltım şöyle bir şeye benziyor:



08.00-11.00: Bu saatlerde genelde odamda oluyorum. Bilgisayar keyfi. Bazen yazı yazıyorum, bazen roman (burada çok yazamıyorum sanırım), bazen internette geziniyorum, dizilerimi izliyorum vs...



11.00-13.00: Bisikletimle dışarı çıkıyorum. Şuraya gideyim diye düşünmeden, bisikletime atlayıp gidiyorum. Malmö İsveç'in üçüncü büyük şehri olmasına rağmen her yer birbirine çok yakın, o nedenle hemen hemen şehirde tur atıp dönmüş oluyorum. Şehir Kütüphanesi ve Triangeln'deki alışveriş merkezine her hafta mutlaka gidiyorum. Harika dekorasyon mağazaları var burada. Market alışverişim varsa yapıyorum, ki burada hemen hemen her gün illa bir markete gitmem gerekiyor!








13.00-15.30: Yine yurtta olduğumu varsayarsak, yazı vs. diyelim. Yoğurt-reçel-müsli yiyor olabilirim.


15.30-17.00: Yemek diyelim. Markette dondurulmuş balıklar da satılıyor; somon, morina balığı gibi...

17.00-23.00: Çok değişebilir ama madem odamdayım dedim, o zaman çay saatimi asla atlamam! Zencefilli İsveç cookie'leri eşliğinde... Veya çikolata topları... Yani bisküvi, tatlı illa yerim çayın yanında! Kitap okurum, müzik dinlerim, yerli-yabancı dizi izlerim. Şimdilerde eski dizilerden olan Umutsuz Ev Kadınları'na taktım. Songül Öden'in Yasemin videoları acayip komik, izleyip izleyip duruyorum. Yeni dizilerden Cesur ve Güzel'i kaçırmıyorum. Hayat Şarkısı, Anne de baktığım dizilerden. 




Ve şu anda kar yağıyor! Bu fotoğrafı bir saat önce, bisiklet sürerken çektim: 


Her şeyin "en"lerini yaşıyorum! İki yıl önce Almanya'nın güneyindeki Waldenburg köyüne gittiğimde son yüzyılın en sıcak yazı yaşanmış, bu rekor günlerce haberlere konu olmuştu (o günlerle ilgili yazılarımı şu linkte bulabilirsiniz). Gerçekten muhteşem bir sıcak vardı. Şimdi İsveç'teyim ve şansıma son yüzyılın en soğuk nisan ayı yaşanıyor! Aslında havalar ısınmıştı ama bir anda tekrar buz gibi soğudu: Şu anda kar yağıyor! Bu gördüğünüz de İsveç'le Danimarka'yı birbirine bağlayan Öresund Köprüsü efendim... Brrr, hadi ben kaçtım! 

Daha fazla fotoğraf ve anlık fotoğraflar için beni instagram başta olmak üzere diğer sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz! Bloglarınızdan tanıdığım sizleri instagram'da vs. görmek çok güzel. 



5 yorum:

  1. Bugün Karşılaştırmalı Eğitim dersimde İsveç'in eğitim sistemini konuştuk :) bir de İsveç Köftesini :D

    YanıtlaSil
  2. Farklı bir yaşama ayak uydurmak önemli gerçekten. İklimi, yemekleri, yaşam şekli, eğitimi... Zoru başarıyorsunuz.
    Selamlar.

    YanıtlaSil
  3. güzel zamanlar bence tadını çıkar....

    YanıtlaSil
  4. Ben bi günümü anlatsam ağlarsın 😑 hep böyle güzel günler geçirmen dileğiyle 🙏 sevgiler 🤗

    YanıtlaSil
  5. maşallah ya ne aktifsin duracell gibisin :)

    YanıtlaSil

Gmail hesabı olmayanlar, anonim seçeneği ile yorum yapabilir... Yorumlarınız için çok teşekkür ederim!

KİTAP ALINTISI

Yeni romanım Benim Küçük Şaheserim'den bir alıntı:  "Kitaplar onun ecza dolabıydı. Hastalanırsa -ruhu hastalanırsa- hangi kitabı aç...